İnsan Atatürk
Atatürk, insanları seven ve onlara, konumları ne olursa olsun değer veren biriydi. İnsan hak ve hürriyetlerine inanır ve saygı gösterirdi. Çevresinde bulunanların da insan ve hak hürriyetlerin saygı göstermesini isterdi. Aşağıda anlatılan anılar Atatürk’ün bu yönlerini açıkça ortaya koymaktadır:
Halkevlerinin ikinci yıldönümünde Necip Ali ve Nafi Atuf Kansu birer liste ile nerelerde yeniden Halkevi açılacağını bildiriyorlardı. Gereken şartlar arasında bina, para, çevre imkânlarından söz ediliyordu. Atatürk bütün bunları dinledikten sonra:
– Gereken şartlarda hata ediyorsunuz, dedi. Bana yeni bir tesis yapacağınız yerde, cansız maddelerden söz ediyorsunuz. Hâlbuki bana adamdan bahsetmelisiniz. Filan yerde Ali Bey var, deyin. Onu bana tarif edin. Eğer bu Ali Bey istenen adamsa, binayı da parayı da etrafına toplanacak kütleyi de yaratır. Taşa toprağa değil, insana kıymet verin.(1)
İran Şahı Atatürk’e dönerek:
– Ordunuzun kıymet ve kudretini her açıdan takdir ediyorum. Böyle bir orduya sahip olduğunuz için sizi tebrik ederim, dedi.
Şah’ın bu övgülerine Atatürk’ün cevabı şu oldu:
– Benim en büyük şansım, değerli kumandanlara sahip olmaktır.(2)
Atatürk’ün yaverlerinden Muzaffer Kılıç anlatıyor:
“Millî Mücadele’den sonra İzmir’i ziyaret ediyordu. Naim Palas Oteli’nde bir ziyarette bulunuyorduk. Başka bir otelin bahçesinde bulunan bandonun derhal getirilmesini emretti. Biraz sonra kendisine, emirlerini niçin yerine getirmediğimi açıkladım:
– Paşam, halk bandonun etrafına toplanmış, neşe içinde dans ediyor ve eğleniyor. Bunu bozmak istemediğim için bandoyu getirtmedim. Af buyurunuz!
Bir an düşündü:
– Çok iyi yapmışsın. Hiçbir zaman halkın neşe ve huzurunu bozmamak lazım, dedi.(3)
İzmir Zaferi’nden sonra trenle Ankara’ya dönmüştü. Vali daha önceki istasyonlardan birinde kendisini karşılamaya gitti. Vali:
– Atatürk nerededir? diye sordu.
– Daha giyinmedi, dediler.
Vali Atatürk’ün arkadaşı idi. Biraz teklifsizliğe vurarak kompartımanın kapısına kadar gitti:
– Giyindiniz mi efendim, dedi.
– Hayır ceketsizim.
İçeri girdi. Atatürk:
– Uyuyamadım, dedi, battaniye, yastık koymamışlar. Koluma dayandım, ağrıdı. Ceketimi yastık yapayım dedim, üşüdüm. Uyuyamadım, kalktım.
– Peki ama efendim niçin haber vermediniz?
Gülümseyerek cevap verdi:
– Hepsi de benim kadar uykusuzdular. Rahatsız etmek istemedim.(4)
Atatürk gerek İstiklal Savaşı’nda gerekse de Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken, Türk milletinin her bireyine inanmış ve onları bağımsızlık yolunda çok iş yapabileceklerine dair yüreklendirmiştir. Türk milleti de Atatürk’ün kendisine olan sevgisini ve inancını boşa çıkarmayarak bağımsızlığını kazanmış, Türkiye Cumhuriyeti’ni çağdaş milletler seviyesine yükseltmek için canla başla uğraşmıştır.
Adnan Nur BAYKAL
Mustafa Kemal Atatürk’ün Liderlik Sırları
(Düzenleyen: Ayşenur NAZLI)
saol ödevimi tamamladım saol atatürkü sevmesemde yaptım
YanıtlaSilNiye
SilMert can koç
Sil30 kasım 2015
18.24 ben,de unutum
Ders çıkaran bir metindi
SilYa ben metni unutmuştum sağolun
YanıtlaSilİyiki yazmızsınız be unutmuştum
YanıtlaSilne diyorsunuz
YanıtlaSilMesrur Medikal ancak sana terbiyesiz birde edepsiz denir
YanıtlaSilSevmedim
YanıtlaSilkonuyu hıc sevmıyorum
YanıtlaSilmesrur medikal terbiyesiz atatürk olmasaydı sen kimin kölesiydin ve atatürk sayesinde sen okuma yazma biliyorsun
YanıtlaSilTeşekkürler ya okulda öğretmen okumuştu unutmuştum sağolsun :))))))))))))) öğretmenden sayenizde artı aldım hemde 3 tane :D :):))))
YanıtlaSil