28 Haziran 1914
Avusturya-Macaristan veliaht prensi Ferdinand, Saraybosna’da
bir Sırp tarafından öldürüldü. Bu olay, Avusturya-Macaristan’ın Sırbistan’a
savaş açmasına sebep oldu. Bunun üzerine Rusya Avusturya-Macaristan’a, Almanya
Rusya’ya, İngiltere ve Fransa da Almanya’ya savaş açtı. Böylece dört yıl
sürecek ve milyonlarca insanın hayatına neden olacak 1. Dünya Savaşı başladı.
Osmanlı Hükümeti tarafsızlığını ilan etti. Ancak İngiliz
Hükümeti, Osmanlı Devleti’ne sattığı Sultan Osman ve Reşadiye adlı savaş
gemilerine el koydu.
10 Ağustos 1914
İngiliz donanmasından kaçan Goeben ve Breslau adlı Alman
savaş gemileri Osmanlı Devleti’ne sığındı. Osmanlı Hükümeti, İngilizlerin el
koyduğu iki gemi karşılığında bu gemileri satın aldığını duyurdu.
27 Eylül 1914
Yavuz ve Midilli ismi verilen Alman savaş gemileri, Rus
limanlarını bombalamak üzere İstanbul Boğazı’ndan geçti. Böylece Osmanlı
Devleti fiili olarak 1. Dünya Savaşı’na girmiş oldu.
1 Kasım 1914
Ruslar, Kafkas sınırını geçerek Osmanlı Devleti ile savaşa
girdi. Böylece Osmanlı Devleti sınırlarında 1. Dünya Savaşı’nın ilk cephesi
açılmış oldu.
3 Kasım 1914
İtilâf Devletleri’ne ait 6 savaş gemisi Çanakkale Boğazı’na
gelerek top atışında bulundu. Bu bombardımanda bir top mermisi Seddülbahir’deki
cephaneliğe isabet etti. 5 subay ve 81 askerimiz şehit oldu.
28 Ocak 1915
İngiltere ve Fransa, Osmanlı Devleti ile savaş kararı aldı.
Bu kararda; iki ülkenin, İstanbul’u alarak prestijlerini arttırma, Rusya’ya
Boğazlar üzerinden yardım götürebilme, başkentini alarak Osmanlı’yı saf dışı
bırakma ve Osmanlı’nın Ortadoğu topraklarını paylaşma gibi sebepler etkili
oldu.
19 Şubat 1915
İtilâf güçleri, Çanakkale kıyılarını bombalamaya başladı.
Türk bataryaları menzillerinin kısalığından dolayı yeterli cevabı veremedi.
Ancak düşman kuvvetlerinin iki bataryası ilk gün ağır darbe aldı.
25-26 Şubat 1915
İtilâf kuvvetleri, Çanakkale kıyılarını yoğun bombardıman
altında tuttular. Bu sırada Boğaz’ı mayınlardan temizlemek için çalışma
başlattılar. İtilâf Devletleri’nin 18 Mart’a kadar sürecek bu saldırısında
Seddülbahir, Ertuğrul, Orhaniye ve Kumkale tabyaları tahrip oldu ve onlarca
şehit verildi.
18 Mart 1915
Üç deniz tümeninden oluşan, küçük yardım filoları ile 400
adet deniz gücünü içinde barındıran İtilâf güçleri, Boğaz’dan içeriye girmeye
çalıştı. Nusret Mayın Gemisi’nin döşediği mayınlar ve Osmanlı askerinin üstün
gayreti, dünyanın en güçlü deniz ordusuna hezimet yaşattı.
25 Nisan 1915
Düşman birlikleri Arıburnu’na çıkartma yaptı. Bunlara 27. Ve
57. Alay birlikleri karşı koydu. Seddülbahir’de gerçekleşen mücadelede bir avuç
askerimiz üç tümenlik düşman askerini yendi. Fransızlar, Kumtepe’ye saldırdı.
Buradaki mücadeleyi de Osmanlı askerleri kazandı. Fransızlar 27 Nisan’da geri
çekilmek zorunda kaldı.
* 57. Alay İle İlgili Detaylı Bilgi İçin Tıklayınız
* 57. Alay İle İlgili Detaylı Bilgi İçin Tıklayınız
28 Nisan 1915
İki gün boyunca yaptığı saldırılardan netice alamayan İtilâf
kuvvetleri, bu kez Kirte bölgesini ele geçirmek için harekete geçti. Ancak yine
netice alamadılar.
1-4 Mayıs 1915
Türk askeri, Seddülbahir’de tutunmuş olan düşmanı, denize
dökmek için taarruza geçti. Fakat arzu edilen başarı elde edilemedi. Düşmanın
karşı saldırısı ise 2. Kirte Savaşı ile durduruldu.
4-6 Haziran 1915
Düşman Kirte’yi alabilmek için son kez saldırıya geçti. Ama
3. Seferde de başarılı olamadılar.
21-22 Haziran 1915
İtilâf Devletleri donanmanın desteği ile Türk cephelerini
yararak, Kerevizdere bölgesine doğdu taarruza geçti. Ancak Osmanlı askerinin
direnişi karşısında geri çekilmek zorunda kaldılar.
28-29 Haziran 1915
Kıyılarda bir türlü netitce alamayan İtilâf Devletleri, Ege
Denizi’nde bulunan uzun menzilli topları ile denize yakın Zığındere mevkiine
saldırdı. Bölgede bulunan savaşın en büyük hastanesini bombaladılar. Bir gecede
18 bin civarında hasta şehit edildi.
12-13 Temmuz 1915
Düşman ikinci kez Kerevizdere mevkiine saldırdı. Fakat bir
sonuç elde edemedi.
6-7 Ağustos 1915
Cephelerde beklediğini bulamayan İtilâf Devletleri, Suğla
çıkartmasını gerçekleştirdi. Türk askerinin zayıf gözetleme durumundan istifade
edilerek İsmailoğlu ve Yusufçuktepe’ye kadar ilerlediler. 9. İngiliz Kolordusu
ise Anafartalar bölgesine çıkartma yaptı. Anzak Kolordusu tarafından
gerçekleştirilen saldırılarda askerlerimiz 1520 şehit, 4570 yaralı vermelerine
rağmen Kanlısırt’ı kahramanca savundu.
10 Ağustos 1915
Mustafa Kemal, emrine verilen 8. Tümen dahil tüm birlikleri
İngilizlere karşı taarruza geçirdi. 1. Anafartalar Muharebesi denilen bu
çarpışmada İtilâf Devletleri Kireçtepe ve Mestantepe hattına çekilmek zorunda
kaldı.
21-22 Ağustos 1915
2. Anafartalar Muharebesi’nde Mestantepe hattındaki düşmanın
taarruz gücü kırıldı. Çarpışmalarda 8155 Türk askeri şehit oldu. Düşman ise 19
bin 850 kayıp verdi.
1 Eylül 1915
Düşman kuvvetleri Çanakkale’yi geçemeyeceklerini anladılar.
Aralık ayına kadar geçen sürede savaş durma noktasına geldi.
20 Aralık 1915
İtilâf Devletleri’ne ait kuvvetler dünya çapında bir gövde
gösterisi ile başlattıkları Çanakkale Savaşı’nda üst üste aldıkları yenilgiler
neticesinde sessiz sedasız cepheyi terk ettiler.
Çanakkale Savaşları Konu Anlatımı
Çanakkale Savaşları Konu Anlatımı
iyi güzel de hani 19 mayıs hani kanlı sırtta şehit düşmüş liselileri anlatmamışsınız
YanıtlaSileğer bir iş yapacaksanız tam yapın hani 19 mayıs kanlısırt hani 2. tümen
YanıtlaSilgüzel güzel
YanıtlaSil