VEFAKÂR AKİF
Mehmet Akif,
söze büyük kıymet verir.
Verdiği sözü
mutlaka yerine getirirdi.
Sözünü
tutmayana, insan nazarıyla bakmazdı.
Yalan nedir
bilmezdi,
Her sözü
doğru idi,
Üsküdar'da
oturuyordu.
Çengelköy’de
oturan bir arkadaşıyla,
Pazar günü
buluşmak üzere sözleşmişlerdi.
Ama Pazar
günü İstanbul’da öyle bir ayaz olmuştu ki,
Yer gök
donmuştu sanki.
Ulaşım
araçlarının hiçbiri çalışmıyordu.
Arkadaşından
emanet aldığı bineğe biner,
Ve
Çengelköy’ün yolunu tutar.
Yağmur ve
fırtınaya rağmen,
Çengelköy’e
varır, sırılsıklamdır …
Kapıyı çalar
karşısına evin hizmetçisi çıkar.
Ev sahibinin
komşuya gittiğini söyler.
Akif’i
içeriye alıp efendiye haber verecektir.
Akif kabul
etmez.
“Havanın
biraz soğuk olmasına bakarak benim sözümü tutmayacağımı düşünen bir insanın
evine misafir olamam” der.
Tekrar o
yağmur ve fırtınada Üsküdar’a döner.
Yine
Üsküdar’da oturduğu sırada evine ziyarete geleceğine dair genç şair dostuna söz
verir.
dostu
Fındıkzade’de oturmaktadır.
Öylesine bir
soğuk, dondurucu tipi ve ayaz vardır ki dışarıya kimse çıkamaz.
Dükkanlar
açılmaz, İstanbul’da hayat durmuştur.
Genç dostu,
‘Sütçü bile gelmedi, Akif Üsküdar’dan boğazı geçip nasıl Fındıkzade’ye gelecek’
düşüncesiyle pijamalarını giyer ve uzanır…
Akif’in söz
verdiği saatte evinin kapısı çalınır.
Birde
bakarlar ki karşılarında sakal ve bıyıkları donmuş duran Mehmet Akif var.
Ve şaşkınlık
içerisinde içeri alırlar.
Sorarlar;
‘Akif bey nasıl geldiniz?’
Akif, ‘Söz
vermiştim!’
Genç dostu,
‘Söz verdiniz de, bu soğuk ve ayazda nasıl geldiniz?’
Akif,
dostuna derki; ‘Benim verdiğim sözde durmamam için,
Ya ayağa
kalkamayacak kadar hasta olmam, ya da ölmem gerekir’
Akif’e,
‘Nasıl geldin’ dediklerinde;
“Evimden
çıktım yürüyerek iskeleye indim.
Benim gibi
gözü kara bir takacıyı birazda bolca para vererek ikna ettim.
Dalgalarla
boğuşarak Eminönü’ne Sirkeci’ye çıktım.
Allah iki
ayak vermiş yürüyerek, Fındıkzade’ye geldim.
‘Bu kadar
zor yolculuğa rağmen söz verdiğiniz saatte nasıl geldiniz’ dediklerinde,
‘Akşamdan havanın
durumu belliydi.
İki üç saat
önceden hareket ettim ve vaktinde ulaştım.’
O verdiği
söze sadık,
Fedakar ve
vefakar bir adamdı.
O Akif’tir,
çok güzel bir yazı çook beğendim :)
YanıtlaSil