AÇIKÖĞRETİM OKULÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ DERS NOTLARI
ANNE ÇOCUK SAĞLIĞI VE İLK YARDIM
4. ÜNİTE: AİLE PLANLAMASI VE GEBELİKTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ
AMAÇLAR
ANNE ÇOCUK SAĞLIĞI VE İLK YARDIM
4. ÜNİTE: AİLE PLANLAMASI VE GEBELİKTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ
AMAÇLAR
- Doğum, lohusalık, aile planlaması ve gebelikten korunma yöntemleriyle ilişkili temel kavramları açıklamak
- Doğum eyleminin özelliklerini açıklamak
- Emzirmenin önemini açıklamak
- Lohusalıkta dikkat edilmesi gerekenleri sıralamak
- Aile planlamasının amaçlarını açıklamak
- Gebeliği önleyici modern yöntemleri konusunda bilgi birikimine sahip olmak
AMAÇ 1
DOĞUM, LOHUSALIK, AİLE PLANLAMASI VE GEBELİKTEN KORUNMA YÖNTEMLERİYLE İLİŞKİLİ TEMEL KAVRAMLARI AÇIKLAMAK
Doğum normalde 40 haftalık bir gebeliğin sonlanması olarak düşünülse de tanım olarak uterus kontraksiyonlarına bağlı olarak servikal açılma ve silinme ile başlayan, fetus ve eklerinin tamamının doğması ile sonlanan süreç olarak bilinir. Kişinin doğum eylemi boyunca operatif doğum yani cerrahi girişim olasılığı vardır, sezaryen ile doğum olasılığı düşünülmelidir. Bunun için gebenin midesinin, mesanesinin ve rektumunun(barsaklarının) boş olması istenecektir. Mesane boşaltımı sezaryen ameliyatı öncesi sonta uygulaması ile sağlanabilir. Doğum eyleminde enerji gereksinimi yanında sıvı alımı ve gerektiğinde ilaç uygulama olanağının da sağlanması nedeniyle saatte 100-150 cc %5 dekstrozlu izotonik tuz içerikli sıvı(serum) verilmelidir. Gebelik fizyolojik bir süreç olarak bilinir. Gebeliğin olması dışında, kişilerin cinsel ilişkilerinin de sağlık açısından değerlendirilmesi, özellikle cinsel yolla bulaşan hastalıkları ön plana çıkarmış ve üreme sağlığı konusunun vurgulanmasını gerektirmiştir.
AMAÇ 2
DOĞUM EYLEMİNİN ÖZELLİKLERİNİ AÇIKLAMAK
Doğum her zaman istendiği gibi olmayabilir. Sıkıntı durumunda, gebelikte kalp hastalığı gibi bir nedenle gebenin ıkınmaması gereken durumlarda, çıkımın bebeğin doğmasına zorluk yaratacağı durumda, doğumun hızlandırılması ve gerçekleştirilmesi için vakum ile ya da forseps ile traksiyon gerekir. Doğum eylemi üç dönemden oluşur: Birinci dönem servikal açılma, ikinci dönem servikal açıklık tamamlanması, üçüncü dönem ise fetusun çıkması ile plasentanın çıkması tamamlanıncaya kadar geçen süreçtir. Epizyotominin amacı, doğuma bağlı yırtığın oluşmadan düzenli bir kesinin olmasıdır. Böylece düzgün dikilme şansının olması, tüm doku katlarının bilinçli olarak onarılabilmesi, doğumda ıkınma ile ortaya çıkan gevşeme ve doku yırtıklarının en az olması ve bu arada doğumun kolaylaştırılması sağlanmaktadır. Fetusun başının doğum kanalına uyumu, fizik kuralları çerçevesinde gerçekleşir. Uterusun fetusu doğum kanalı doğrultusunda itmesi sonrasında, fetus başı pasif olarak karşıt kuvvetler nedeniyle fleksiyona uğrar ve en küçük çap olan suboksipitobregmatik çapa ulaşır. Doğum eylemi her zaman uterus kontraksiyonlarıyla başlamaz. Kişinin doğum eylemi boyunca operatif doğum yani cerrahi girişim olasılığı vardır. Sezaryen ile doğum olasılığı olasılık dahilindedir. Doğum eylemi boyunca gebenin rahat, güvenli bir ortamda tutulması, kontraksiyonlarla ortaya çıkacak şiddetli ağrıların kontrol altında olması ve gebenin ağrısının azaltılması gereklidir. Ağrının azaltılması sadece rahatlık için değil aynı zamanda nefes almanın kolaylaşması ve böylece fetusa daha rahat oksijen transferi imkanı sağlayacaktır.Fetal kalp hızının doğum eyleminin başında 30 dakika aralıkla, aktif doğum eylemi içinde ise her 15 dakikada bir fetoskop da denen fetus kalbi dinleme aleti ile kalp atım sayısı ve ritmi dinlenmelidir.
AMAÇ 3
EMZİRMENİN ÖNEMİNİ AÇIKLAMAK
Gebelik sağlıklı bir bebeğin doğumunu amaçlamaktadır. Sağlıklı bir bebek doğduğu andan itibaren annesine bağımlı yaşamak ve kendisi için en uygun besinini alma hakkına sahiptir. Anne sütü yenidoğan bebek için gerekli tüm besin değerlerini, sıvıyı, mineralleri içerir. Daha önemlisi doğumdan sonra bebeğin emeceği ilk sütte bir bebeğin gereksinimi olan önemli immünglobülinlerin bulunmasıdır. Bu süte kolostrum(ağız) denir. Yenidoğan bir bebeğin savunma sistemleri henüz gelişmemiş olduğundan kolostrumdaki bol miktardaki immünglobülin ve yağ içeriği, uygun aminoasitlerden yararlanmış olacaktır. Bebeğin anne memesini emmesiyle gebelik boyunca yüksek plasental hormonlar ile gelişmiş hipertrofiye olmuş olan galaktofor beslenir ve kanallarda sütün boşalması ve üretilmesi devam eder. Emzirme, prolaktin refleksi de denen nörohormonal uyarıyı başlatır. Bebeğin emmesi ile memede oluşan sinirsel uyarılar, omurilik yolu ile beyine ve hipotalamusa uyarı olarak iletilir. Hipotalamustan prolaktin inhibing faktör(PIF) azalması ile prolaktin salınımı artar. Doğum öncesi dönemde meme bakımının iyi olmaması, emzirmenin tekniğine uygun olarak yapılmaması, lohusalıkta meme başının iyi temizlenmemesi meme başının çatlamasına yol açabilir. Memelerin yeterince boşaltılamadığı durumlarda veya süt yapımının fazla olduğu durumlarda meme başı aşırı dolgunlaşıp sertleşebilir. Memelerin aşırı dolgunlaşıp memede kırmızılık, sütün iyi boşaltılmaması, hızlı nabız, 38-40 derece ateş, lohusada baş ağrısı gibi belirtiler gösteren meme iltihabında(mastit) memelerin iyice boşaltılması, çok ağrılı ise 48 saat emzirilmenin yapılmaması(iltihap yoksa emzirmeye devam edilebilir.) gerekir. Memeler sağılarak boşaltılır. Memelere sıcak uygulaması yapılır. İltihabik durumda mutlak doktor kontrolünde ilaç alınması gerekir.
AMAÇ 4
LOHUSALIKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLERİ SIRALAMAK
Doğumu izleyen ilk 6 haftalık dönem lohusalıktır. Kanama, ateş, nabız ve kasılma olup olmadığı, lohusalık akıntısı durumu sürekli izlenmelidir. Lohusalıkta beslenmenin önemi emzirme açısından önem kazanmaktadır. Kişinin yaklaşık 300-400 kcal ek gereksinimi vardır. Bunun sebze, meyve ağırlığı yanında karbonhidrattan zengin olması, bol protein ile takviye edilmiş olması gereklidir. Sıvı alımı teşvik edilmelidir. Lohusalıkta fizik aktivite doğumla birlikte başlamalıdır. Ancak bu hareketlilik ev içinde günlük işlerin yapılması şeklindedir. Hafif egzersiz hareketleri için 15 gün geçmesi, gebeliği ilgilendiren yaraların tamamen iyileşmiş olması gerekmektedir. Aletli jimnastik ve ağır egzersizler lohusalık döneminde yapılmamalıdır. Cinsel ilişki için en az 6 haftanın geçmesi beklenmelidir. Lochia varlığında enfeksiyon riski tüm pelvis organlarını ilgilendirir. Emzirenlerde bu dönemde ovülasyon beklenmez. Ancak hiç emzirmeyenlerde ve laktasyon baskı altında tutulan kişilerde ilk ay sonunda ovülasyon beklenebilir.
AMAÇ 5
AİLE PLANLAMASININ AMAÇLARINI AÇIKLAMAK
Aile planlaması, sağlıklı bireylerin oluşturduğu, sağlıklı toplumları amaçlamaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün kabul ettiği tanıma göre üreme sağlığı yalnızca üreme sistemi işlevleri ve süreci ile ilgili hastalıkların ve sakatlıkların olmaması değil, üremenin fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali içinde tanımlanmasıdır. Bu tanım kapsamında kişinin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakkında bilgili olması, böylelikle de sağlıklı bir toplum için en küçük sosyal grup olarak kendi ailesini sağlıklı değerlendirme olanağı verecektir. Aile planlaması, aile bireylerinin istediği zaman, istediği kadar çocuk sahibi olabilmeleri olarak tanımlanabilir. Tanımdan anlaşılacağı gibi, aile planlaması çocuk olmasının önlenmesi ya da gebeliklerin sonlandırılması değildir. Aile planlamasının yanında üreme sağlığının da önemli bir konu olarak ele alınması gereklidir. Her aile bireyi kendisinin ve ailesinin yaşamını, sağlıklı olmasını, mutluluğunu, geleceğini, sağlıklı çocuklar elde etmeyi arzulamaktadır. Ancak gerek bilgilenme eksikliği gerekse eğitiminin eksikliği nedeniyle aile planlamasının ve bunun ile ilişkili olan üreme sağlığı bilincini kazanamamak nedeniyle istenmeyen koşullar ile karşılaşmaktadır.
AMAÇ 6
GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ MODERN YÖNTEMLERİ UYGULAMA KONUSUNDA BİLGİ BİRİKİMİNE SAHİP OLMAK
Kontrasepsiyon yöntemleri içinde etkinliği bilinen ve kişinin sağlığına olumsuz etkisi olmayan yöntemlerdir. Günümüzde en fazla tanınan ve kullanılan yöntemleri oluşturmaktadır. Kontraseptif yöntemler daha sonraları gebelik şanslarını kullanacak olan çiftlerin kullanabileceği “geri dönüşlü yöntemler” olabileceği gibi bunda sonra hiç gebelik istenmeyen ve doğurganlıklarını tamamlamış olan çiftlerin seçtiği “geri dönüşsüz kontraseptif yöntemler” olarak sterilizasyon yöntemleri olabilmektedir. Modern yöntemleri; geri dönüşlü kontraseptif yöntemler(Bariyer, Hormonal, Rahim İçi Araçlar, Spermisitler ) ve geri dönüşsüz kontraseptif yöntemler (Erkekte vazektomi, Kadında tüp ligasyonu) olmak üzere iki grupta toplamak mümkündür. Doğum kontrol hapları, yumurtalıktan yumurtanın atılmasını engeller ve sperm geçişini önler. Ayrıca rahmin iç tabakasını incelterek döllenen yumurtanın yuvalamasını engeller. Doğum kontrol hapları düzenli kullanıldığı sürece etkisi fazladır. Spiraller, gebelik kuşkusu varsa yeni geçirilmiş ya da tekrarlayan jinekolojik iltihap varlığında teşhis konulmamış vaginal kanama varsa, rahim anatomisinde bozukluk varsa büyük myomlar varsa, kronik bağışıklık yetmezliği. Bakır alerjisi varsa(bakır içeren spiraller için ), Wilson hastalığı varsa (Bakır içeren spiraller için ) uygulanmalıdır. Bu yöntemlerin yanı sıra; koitus interruptus(geri çekme), morning after pill, postkoital RİA uygulaması, laktasyon amenoresi, poskoital duş,spermisitler ve takvim yöntemi de kullanılmaktadır.
DOĞUM, LOHUSALIK, AİLE PLANLAMASI VE GEBELİKTEN KORUNMA YÖNTEMLERİYLE İLİŞKİLİ TEMEL KAVRAMLARI AÇIKLAMAK
Doğum normalde 40 haftalık bir gebeliğin sonlanması olarak düşünülse de tanım olarak uterus kontraksiyonlarına bağlı olarak servikal açılma ve silinme ile başlayan, fetus ve eklerinin tamamının doğması ile sonlanan süreç olarak bilinir. Kişinin doğum eylemi boyunca operatif doğum yani cerrahi girişim olasılığı vardır, sezaryen ile doğum olasılığı düşünülmelidir. Bunun için gebenin midesinin, mesanesinin ve rektumunun(barsaklarının) boş olması istenecektir. Mesane boşaltımı sezaryen ameliyatı öncesi sonta uygulaması ile sağlanabilir. Doğum eyleminde enerji gereksinimi yanında sıvı alımı ve gerektiğinde ilaç uygulama olanağının da sağlanması nedeniyle saatte 100-150 cc %5 dekstrozlu izotonik tuz içerikli sıvı(serum) verilmelidir. Gebelik fizyolojik bir süreç olarak bilinir. Gebeliğin olması dışında, kişilerin cinsel ilişkilerinin de sağlık açısından değerlendirilmesi, özellikle cinsel yolla bulaşan hastalıkları ön plana çıkarmış ve üreme sağlığı konusunun vurgulanmasını gerektirmiştir.
AMAÇ 2
DOĞUM EYLEMİNİN ÖZELLİKLERİNİ AÇIKLAMAK
Doğum her zaman istendiği gibi olmayabilir. Sıkıntı durumunda, gebelikte kalp hastalığı gibi bir nedenle gebenin ıkınmaması gereken durumlarda, çıkımın bebeğin doğmasına zorluk yaratacağı durumda, doğumun hızlandırılması ve gerçekleştirilmesi için vakum ile ya da forseps ile traksiyon gerekir. Doğum eylemi üç dönemden oluşur: Birinci dönem servikal açılma, ikinci dönem servikal açıklık tamamlanması, üçüncü dönem ise fetusun çıkması ile plasentanın çıkması tamamlanıncaya kadar geçen süreçtir. Epizyotominin amacı, doğuma bağlı yırtığın oluşmadan düzenli bir kesinin olmasıdır. Böylece düzgün dikilme şansının olması, tüm doku katlarının bilinçli olarak onarılabilmesi, doğumda ıkınma ile ortaya çıkan gevşeme ve doku yırtıklarının en az olması ve bu arada doğumun kolaylaştırılması sağlanmaktadır. Fetusun başının doğum kanalına uyumu, fizik kuralları çerçevesinde gerçekleşir. Uterusun fetusu doğum kanalı doğrultusunda itmesi sonrasında, fetus başı pasif olarak karşıt kuvvetler nedeniyle fleksiyona uğrar ve en küçük çap olan suboksipitobregmatik çapa ulaşır. Doğum eylemi her zaman uterus kontraksiyonlarıyla başlamaz. Kişinin doğum eylemi boyunca operatif doğum yani cerrahi girişim olasılığı vardır. Sezaryen ile doğum olasılığı olasılık dahilindedir. Doğum eylemi boyunca gebenin rahat, güvenli bir ortamda tutulması, kontraksiyonlarla ortaya çıkacak şiddetli ağrıların kontrol altında olması ve gebenin ağrısının azaltılması gereklidir. Ağrının azaltılması sadece rahatlık için değil aynı zamanda nefes almanın kolaylaşması ve böylece fetusa daha rahat oksijen transferi imkanı sağlayacaktır.Fetal kalp hızının doğum eyleminin başında 30 dakika aralıkla, aktif doğum eylemi içinde ise her 15 dakikada bir fetoskop da denen fetus kalbi dinleme aleti ile kalp atım sayısı ve ritmi dinlenmelidir.
AMAÇ 3
EMZİRMENİN ÖNEMİNİ AÇIKLAMAK
Gebelik sağlıklı bir bebeğin doğumunu amaçlamaktadır. Sağlıklı bir bebek doğduğu andan itibaren annesine bağımlı yaşamak ve kendisi için en uygun besinini alma hakkına sahiptir. Anne sütü yenidoğan bebek için gerekli tüm besin değerlerini, sıvıyı, mineralleri içerir. Daha önemlisi doğumdan sonra bebeğin emeceği ilk sütte bir bebeğin gereksinimi olan önemli immünglobülinlerin bulunmasıdır. Bu süte kolostrum(ağız) denir. Yenidoğan bir bebeğin savunma sistemleri henüz gelişmemiş olduğundan kolostrumdaki bol miktardaki immünglobülin ve yağ içeriği, uygun aminoasitlerden yararlanmış olacaktır. Bebeğin anne memesini emmesiyle gebelik boyunca yüksek plasental hormonlar ile gelişmiş hipertrofiye olmuş olan galaktofor beslenir ve kanallarda sütün boşalması ve üretilmesi devam eder. Emzirme, prolaktin refleksi de denen nörohormonal uyarıyı başlatır. Bebeğin emmesi ile memede oluşan sinirsel uyarılar, omurilik yolu ile beyine ve hipotalamusa uyarı olarak iletilir. Hipotalamustan prolaktin inhibing faktör(PIF) azalması ile prolaktin salınımı artar. Doğum öncesi dönemde meme bakımının iyi olmaması, emzirmenin tekniğine uygun olarak yapılmaması, lohusalıkta meme başının iyi temizlenmemesi meme başının çatlamasına yol açabilir. Memelerin yeterince boşaltılamadığı durumlarda veya süt yapımının fazla olduğu durumlarda meme başı aşırı dolgunlaşıp sertleşebilir. Memelerin aşırı dolgunlaşıp memede kırmızılık, sütün iyi boşaltılmaması, hızlı nabız, 38-40 derece ateş, lohusada baş ağrısı gibi belirtiler gösteren meme iltihabında(mastit) memelerin iyice boşaltılması, çok ağrılı ise 48 saat emzirilmenin yapılmaması(iltihap yoksa emzirmeye devam edilebilir.) gerekir. Memeler sağılarak boşaltılır. Memelere sıcak uygulaması yapılır. İltihabik durumda mutlak doktor kontrolünde ilaç alınması gerekir.
AMAÇ 4
LOHUSALIKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLERİ SIRALAMAK
Doğumu izleyen ilk 6 haftalık dönem lohusalıktır. Kanama, ateş, nabız ve kasılma olup olmadığı, lohusalık akıntısı durumu sürekli izlenmelidir. Lohusalıkta beslenmenin önemi emzirme açısından önem kazanmaktadır. Kişinin yaklaşık 300-400 kcal ek gereksinimi vardır. Bunun sebze, meyve ağırlığı yanında karbonhidrattan zengin olması, bol protein ile takviye edilmiş olması gereklidir. Sıvı alımı teşvik edilmelidir. Lohusalıkta fizik aktivite doğumla birlikte başlamalıdır. Ancak bu hareketlilik ev içinde günlük işlerin yapılması şeklindedir. Hafif egzersiz hareketleri için 15 gün geçmesi, gebeliği ilgilendiren yaraların tamamen iyileşmiş olması gerekmektedir. Aletli jimnastik ve ağır egzersizler lohusalık döneminde yapılmamalıdır. Cinsel ilişki için en az 6 haftanın geçmesi beklenmelidir. Lochia varlığında enfeksiyon riski tüm pelvis organlarını ilgilendirir. Emzirenlerde bu dönemde ovülasyon beklenmez. Ancak hiç emzirmeyenlerde ve laktasyon baskı altında tutulan kişilerde ilk ay sonunda ovülasyon beklenebilir.
AMAÇ 5
AİLE PLANLAMASININ AMAÇLARINI AÇIKLAMAK
Aile planlaması, sağlıklı bireylerin oluşturduğu, sağlıklı toplumları amaçlamaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün kabul ettiği tanıma göre üreme sağlığı yalnızca üreme sistemi işlevleri ve süreci ile ilgili hastalıkların ve sakatlıkların olmaması değil, üremenin fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali içinde tanımlanmasıdır. Bu tanım kapsamında kişinin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakkında bilgili olması, böylelikle de sağlıklı bir toplum için en küçük sosyal grup olarak kendi ailesini sağlıklı değerlendirme olanağı verecektir. Aile planlaması, aile bireylerinin istediği zaman, istediği kadar çocuk sahibi olabilmeleri olarak tanımlanabilir. Tanımdan anlaşılacağı gibi, aile planlaması çocuk olmasının önlenmesi ya da gebeliklerin sonlandırılması değildir. Aile planlamasının yanında üreme sağlığının da önemli bir konu olarak ele alınması gereklidir. Her aile bireyi kendisinin ve ailesinin yaşamını, sağlıklı olmasını, mutluluğunu, geleceğini, sağlıklı çocuklar elde etmeyi arzulamaktadır. Ancak gerek bilgilenme eksikliği gerekse eğitiminin eksikliği nedeniyle aile planlamasının ve bunun ile ilişkili olan üreme sağlığı bilincini kazanamamak nedeniyle istenmeyen koşullar ile karşılaşmaktadır.
AMAÇ 6
GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ MODERN YÖNTEMLERİ UYGULAMA KONUSUNDA BİLGİ BİRİKİMİNE SAHİP OLMAK
Kontrasepsiyon yöntemleri içinde etkinliği bilinen ve kişinin sağlığına olumsuz etkisi olmayan yöntemlerdir. Günümüzde en fazla tanınan ve kullanılan yöntemleri oluşturmaktadır. Kontraseptif yöntemler daha sonraları gebelik şanslarını kullanacak olan çiftlerin kullanabileceği “geri dönüşlü yöntemler” olabileceği gibi bunda sonra hiç gebelik istenmeyen ve doğurganlıklarını tamamlamış olan çiftlerin seçtiği “geri dönüşsüz kontraseptif yöntemler” olarak sterilizasyon yöntemleri olabilmektedir. Modern yöntemleri; geri dönüşlü kontraseptif yöntemler(Bariyer, Hormonal, Rahim İçi Araçlar, Spermisitler ) ve geri dönüşsüz kontraseptif yöntemler (Erkekte vazektomi, Kadında tüp ligasyonu) olmak üzere iki grupta toplamak mümkündür. Doğum kontrol hapları, yumurtalıktan yumurtanın atılmasını engeller ve sperm geçişini önler. Ayrıca rahmin iç tabakasını incelterek döllenen yumurtanın yuvalamasını engeller. Doğum kontrol hapları düzenli kullanıldığı sürece etkisi fazladır. Spiraller, gebelik kuşkusu varsa yeni geçirilmiş ya da tekrarlayan jinekolojik iltihap varlığında teşhis konulmamış vaginal kanama varsa, rahim anatomisinde bozukluk varsa büyük myomlar varsa, kronik bağışıklık yetmezliği. Bakır alerjisi varsa(bakır içeren spiraller için ), Wilson hastalığı varsa (Bakır içeren spiraller için ) uygulanmalıdır. Bu yöntemlerin yanı sıra; koitus interruptus(geri çekme), morning after pill, postkoital RİA uygulaması, laktasyon amenoresi, poskoital duş,spermisitler ve takvim yöntemi de kullanılmaktadır.
0 yorum:
Yorum Gönder