İşitme Nasıl Oluşur:
Dış ortamdan gelen ses dalgaları kulak kepçesi tarafından toplanarak dış kulak yolu boyunca kulak zarına iletilir. Kulak zarı; dış kulak ve orta kulağı birbirinden ayırır. Ses dalgalarının kulak zarında yaptığı titreşimler orta kulakta bulunan ve sırasıyla çekiç,örs ve üzengi olarak isimlendirilen kemikçiklerde hareket oluşturur. Bu kemikçikler kulak zarı ile iç kulak arasında irtibat oluştururlar. Yani kulak zarında oluşan titreşimleri iç kulağa iletirler. İç kulakta labirent adı verilen ve işitme ve dengeden sorumlu organ tarafından alınan ses dalgaları işitme siniri boyunca beyne iletilir. Beyin gelen ses dalgalarını analiz eder ve işitme fonksiyonu gerçekleşmiş olur.
Sesin Şiddeti Nasıl Ölçülür :
Sesin şiddet birimi desibel (db)'dir. Bir sesin şiddedini belirtirken birim olarak db kullanılır. İnsan kulağının duyabildiği en küçük ses 0 db olarak kabul edilir. Bu oran logaritmik olarak artar. Yani 20 db, 10 db'den 10 kat daha şiddetli, 40 db, 10 db'den 1000 kat daha şiddetlidir. İnsanın 0 ila 180 db arasındaki sesleri duyduğu kabul edilir. Bazı seslerin şiddeti şu şekilde belirtilebilir.
0 db İnsanın duyabildiği en düşük ses şiddeti
30 db Fısıltı ile konuşma
60 db Normal konuşma veya daktilo sesi
90 db Kamyon sesi veya çim biçme makinesi sesi
100 dbAsfalt delme makinesi
115 db Konser veya barlarda yüksek sesli müzik
140 db Jet uçağı sesi
Genel olarak 85 db üzerindeki sesin kulağa zararlı olacağı kabul edilir.
Gürültü Kulağıma Nasıl Zarar Verir:
Yüksek şiddetteki ses iç kulaktaki işitme sinirlerine zarar verir. Sesin şiddeti ne kadar fazlaysa zarar verme ihtimali o kadar artar. Kulağa verdiği zarar sesin şiddeti kadar maruz kalma süresi ile de ilgilidir. Gürültü öncelikle yüksek frekanslardaki seslerin (ince seslerin) işitilmesini azaltır. Gürültüye maruz kalma süresi uzarsa daha alçak frekanslardaki seslerin işitilmeside etkilenir. Gürültüye sadece kısa süreli maruz kalınması geçici ve az işitme kaybı yapabilir. Ancak uzun süreli ve tekrarlayan gürültü genellikle kalıcı işitme kaybı yapar. 90 db gürültüye günde 8 saatten daha fazla maruz kalınması, 100db gürültüye günde 2 saat, 115 db gürültüye de günde 15 dk'dan fazla maruz kalınması kalıcı zararlar verebilir.
Ne Gibi Belirtiler Olur :
Gürültüye bağlı işitme kaybı olan hastalar erken safhalarda genellikle günlük yaşamlarında pek problem yaşamazlar. Çünkü gürültü önce yüksek frekanslı seslerin işitmesini bozar. Sadece gürültülü yerlerde duyulanı anlama zorluğu ve çınlama (tinnitus) hissedilebilir. Kulaktaki hasar ilerledikçe karşılıklı konuşmalarda da işitme kaybı gözlenir ve çınlama artar.
Muayenede ne Görülür: Gürültü, iç kulak adı verilen bölümü etkilediği için muayenede tamamen normal bulgular saptanır.
Nasıl Teşhis Konur:
İşitme kaybı ve çınlama şikayetiyle başvuran hasta da muayene normal olarak bulunduğu zaman, sebebin içi kulakta olduğu düşünülür. İç kulak hakkında bilgi sahibi olabilmek için odiometri adı verilen işitme testleri yapılır. Bu testlerde işitme kaybının derecesi ve hangi frekanslarda olduğu saptanır. Muayenede normal bulgular olması, odiometride yüksek frekanslarda iç kulakla ilgili işitme kaybının saptanması ve hastanın hikayesinde gürültüye maruz kalınma bilgilerinin olması ile teşhis konur.
Nasıl Tedavi Edilir:
Kısa süreli ve az şiddetteki gürültünün oluşturduğu hasarın kendiliğinden düzelme ihtimali olmasına rağmen kronik gürültünün iç kulak üzerine yaptığı hasar geri dönüşümsüzdür. Yani hasar devam eder. Sadece işitme kaybı eğer ilerlemişse işitme cihazları, ya da çınlama için bazı ilaçlar ve kulak cihazları kullanılabilir.
Nasıl Korunabilirim:
Gürültülü iş yerlerinde çalışan kişiler, iç kulak hasarından korunmak için mutlaka kulak tıkaçları kullanmak zorundadırlar. Sadece pamuk veya benzeri şeylerle kulakların tıkanması gürültünün azaltılmasında çok az etkilidirler. Gürültülü iş yerlerinde çalışma sürelerinin ayarlanması, kulakların korunması açısından önemlidir. Ayrıca bu iş yerlerinde çalışanlar yılda bir kez olmak üzere odiometrik ölçümlere tabi tutulmalıdır..
0 yorum:
Yorum Gönder