Gelişimsel kuramda bireylerin yaşamları belirli evrelere ayrılır. Bireylerin o dönemde sahip olduğu özellikler evreleri belirler. Bazı kritik dönemler vardır. Bunlar kişiliğin belirginleşmesinde önemlidir. Bu dönemi atlatamamış kişi bir sonraki dönemde zorluklarla karşılaşır.
1. EVRE (0-2 YAŞ) : Temel güven duygusunun kazanılmasıdır. Bireyin bunu kazanabilmesi için; yaşamında ona bakan kişinin bebekle ilişkisi önemlidir. Sevgi, sıcaklık, koruma, emniyetli bir şekilde tutma, olumlu fiziksel dokunma, fiziksel ihtiyaçların karşılanması (yeme, içme, uyku...) gerekmektedir. Bunlar çocuğa dünyanın emniyetli olduğu hissini uyandırır. Bu dönemde güven duygusunun kazanılmaması bireyin ilerideki yaşamını etkilemektedir. Bu tip insanlar düşmanca bir yaklaşım içindedir. Bu tür kişiler yaşamda bir türlü güven duyulabilecek kişilerle beraber olmazlar. Güvene dayalı son ilişkiyi kuramaz, kendilerini olduğu gibi kabul edemezler. Korku dolu, kıskanç, benlik tasarımı billurlaşmamış kişilerdir. Böyle bir kişi ile yapılan danışmada, danışman danışana karşı çok istikrarlı olmalı, psikanalitik yaklaşım izlenmeli ve bireyin direncini kırma eğiliminde olmamalıdır. İsteklerin karşılanması çok önemlidir.
2. EVRE (2-3 YAŞ) : Bu dönemde kazanılması gereken özerklik duygusudur. Bunu kazanamazsa utanç duyar. Bu evrede bireylerin utanç duygusunu önleme ve özerkliğini kazanabilmesi için karşılanması gereken ihtiyaçların başında tuvalet eğitimi gelir. Bunda çocuk biraz zorlanır. Çünkü üzerinde baskı vardır. Kendi bağımsızlığını kazanmaya başlamaktadır. Tuvalet eğitimi çok baskılı olursa çocuk girişimde bulunmaktan men edilebilir. Bu evrede merak duygusu araştırma yapmak isteği ağır basar. Bunu engellemek gerekir. Bağımsızlığın kazanılmasında yeme-içme, giyinmesi konusunda izin verilmelidir. Bağımsızlığın kazanılması ile kişisel güç kazanır. Benlik gelişimini sağlayan durumlar yaratılır. Olumsuz duyguları ifade etmesine imkan tanımalıyız. Bu duyguların ifade edilmesine imkan tanımalıyız. Çocukların bu evrede bir şeyler yapmaları sağlanmalıdır. Fazla bir şeyler beklenmemelidir, hata yapmalarına da izin verilmelidir. Olumsuz kişilik özellikleri; Bu ihtiyaçların karşılanmamasında bireyler bağımlı olacaklardır. Yeteneklerine ilişkin utanca boğulacaklardır. Yetersiz olduğunu düşünür, kendi olumsuz duygularını kabul etmez. Çabuk kızar öfkelenir. Bu evrede kişiler sürekli olarak ilişkilerinde bile güç arayışı içindedir. Kendi gücünü, önemini göstermeye çalışır.
Öğrenilmiş çaresizlik; Bireyin amacına ulaşmak için yaptığı çalışmalardan vazgeçmesidir. Buna karşı birey daha önceki problemleriyle ilişki kurabiliyorsa öğrenilmiş güçlük oluşur.
Öğrenilmiş çaresizlik; Bireyin amacına ulaşmak için yaptığı çalışmalardan vazgeçmesidir. Buna karşı birey daha önceki problemleriyle ilişki kurabiliyorsa öğrenilmiş güçlük oluşur.
3 . EVRE (4 - 6 YAŞ) (Girişkenliğe karşı suçluluk) : Gereksinim duyduğu şeyler, yeni şeyleri deneme ihtiyaçları ufuklarını genişletmeye çalışır. İlgilerini, uğraşlarını geliştirirler. Bazı şeyleri öğrenirler. Daha çok arkadaş edinmesine yardımcı olunmalıdır. Bu evrede bireyler, daha çok insan tarafından etkilenir. Sosyal ilişkilerinde olgunlaşmaya başlıyorlar. Sosyal beceriler kazanması gerekir. Çocuklar kendi kararlarını almaya başlarlar. Aynı zamanda çocuklar cinsel oyunlara girme eğilimindedir. Bilinci gelişmeye başlıyor. Eğer inatçılık yapıyorsa bunun farkındadır.
Olumsuz kişilik özellikleri: Bu evreyi iyi geçirmezse kendini suçlu hisseder. (Günahkardır) Yaptıklarından dolayı kendini cezalandırır. Çok katı olurlar. Başarılı olacaklarından korkarlar. Toplum olarak eğlenceden korkarız. Ve çocuk yaygın suçluluk duyduğundan eğlenemez. Doğal iç güdülerinden korkar. Gerçekçi olmayan çok yüksek ahlak değerleri vardır. Cinsel çatışmalar yaşarlar. Özdeşim kuramadıkları için bu evre iyi geçmezse empatik eksikliği görülür.
4.EVRE (6 - 11; 12 YAŞ) (Okul Çağı) : Bu evrenin çatışması başarı kazanmaya, çalışkanlığa karşı aşağılık duygusuna girmesidir. Amaçlarına ulaşması lazımdır. Bu evrede çok fazla hata yapılmasını kabullenemiyor. Çünkü not sistemine yöneliktir. Arkadaş çevresi içerisinde belirli bir statüsü vardır. Bireyle iletişim becerilerini geliştirirler. İşe ilişkin beklentileri çok makul olmalıdır. Bir şeyleri başarmaya ilişkin beklentilerinin olması gerekir.
Olumsuz kişilik özellikleri: Aşağılık duygusu kazanır. Başarısız bir kişi olur. Öz disipline sahip olmaması, sürekli erteleme eğilimi gösterir.
Olumsuz kişilik özellikleri: Aşağılık duygusu kazanır. Başarısız bir kişi olur. Öz disipline sahip olmaması, sürekli erteleme eğilimi gösterir.
5.ERGENLİK DÖNEMİ : Kızlarda 12, erkeklerde 13-14 yaşlarında başlar. Sıcak bölgelerde ergenlik dönemine daha önce girilir. Ergenlik dönemi bütün toplumlarda zor geçirilir. Bunun nedeni toplumun bireyden beklentileri fazladır. Ergenliğin zor geçmesinin nedenleri;
1. Gelişimsel olarak bakıldığında önce kazanılması gereken kişisel güçlerin (temel güven, bağımsızlık, suçluluk gibi) kazanılmış olması. Yetişkin dönemine geçmeden önce kimlik bulmaya çalışır. Kimlik bulmaya çalışırken daha önce kazanamadığı şeylerin muhasebesini de yapar. Örnek, suçluluk duygusunu üzerinden atamamışsa, yaptığı her işte kendini suçlu hissedecektir. Aynı şekilde bağımsızlığını kazanamamışsa yaptığı işlerde başkalarına bağımlı olacaktır. Kendi başına bir şey yapamayacaktır. Çalışkanlık konusunda okul döneminde başarılı değilse aşağılık duygusu kazanabilir.
2. Ergenlik evresinde ruhsal bağımsızlığın kazanılması gerekir. En önemli özelliktir. Kendilerini biraz daha güçlü hisseder, derin düşünebilir. Kendine güvenmeye başlar. Sonsuz bağımsızlık kazanmaya çalışır. Bu evrede anne-baba orta yaş krizi yaşıyor olabilir. Anne-babanın en büyük isteği, şimdiye kadar yaptıkları ile yapamadıklarını çocuklarının yapmalarını isterler. Bir yönde kendileri ile özdeşleştirirler. Gurur duymak isterler. Bireylerin durağanlık ve kriz yaşamaları istenmektedir.
3. Fiziksel olarak değişen birey arasıra tepkilerde de bulunabilir. Ergenlik döneminde yaşanan kimlik karmaşası (kimlik bunalımı, rol karmaşası vb.) kriz olarak nitelendirilebilir. Bu evrede kimlik bulması için gelişimsel görevler;
a. Karşı koyma ihtiyacındadır. Kendi düşüncelerini ifade etmesi,
b. Sorgulama ve düşünme (Eleştirel ve analitik biçimde). Eleştirel biçimde hiçbir şeyi beğenmiyor (Kendisine ve ailesine). Analitik şekilde çok fazla detaylara inilerek olayların doğruluğunu bulma.
c. Farklı düşüncelerin peşindedir. Yaşama soyut bir anlam vermeye çalışır. Yaşam felsefesi bulmaya çalışır.
d. Mesleki beklentileri vardır. Öğrenme motivasyonu yüksekse bir önceki evreyi rahat atlatmışsa aklında bir meslek vardır. Kimlik bulabilmesi için meslek seçimi çok önemlidir.
e. Yaşam felsefesi bulmalıdır. Bazı politik tercihleri vardır. Değişmeden yanadır. Kişilerin hakları önemlidir.
f. Cinsel yönünün belirlenmesi gerekir. Çeşitli bozuk eğilimler, dönüşümler oluşabilir. Kısa süreli de olsa homoseksüel hayaller kurabilir. Cinsel eğitimin verilmesi gerekir. Cinsellik ve korunma yolları hakkında bilgi sahibi olması gerekir. Bilgileri genellikle arkadaşlarından edinir.
g. Ahlaki bazı bakış açıları gelişmiştir.
Ergenlik dönemini iyi geçirememiş kişiler depresyona girerler. Depresyonun nedeni:
- Reaktif (Gerçek bir kayıp vardır)Bireyin kendini kurtarıp daha iyi bir yere gelmesidir.
- Bireylerin toplumdan ve anne-babadan olumlu mesajlar alamaması
- Kendisinin başkaları tarafından önemsenmediğini düşünüyor.
- Gelecek hakkında sürekli karamsarlık halindedir. Hiçbir şeyin iyi olmayacağını düşünüyor.
Bireyin karşılaştığı sorunlar; aile ile ilişkiler, kendi kişiliği ile ilgili sorunlar, okulla ilgili sorunlar, gelecek korkusu .... vb. Ergenlik dönemi iyi gitmezse aşırı uyum görülür. Sorgusuz, sualsiz uyumdur bu. Ergen kendi kişiliğini bulduğu zaman özdeşim kurmayı bırakır. Bireyde biyolojik, sosyal, psikolojik alanda değişiklik oluyor. Kızlar 12 yaşında ergenliğe giriyor. Erkekler 14 yaşında giriyor. 21 yaşında bitiyor. Kimlik bulmaya çalışıyorlar. 11 yaş öncesi ergenliğe hazırlanış dönemidir. Hipofiz bezinin salgıladığı birincil cinsiyet özellikleri ile erkeklerde testesteron, kızlarda astrojen hormonudur. Testesteron, testis torbalarının gelişimini sağlar. Koltuk altlarında kıllanma ve ses kalınlaşması, 13-14 yaşlarında ilk ereksiyon, 13-16 yaşları arasında ise yüzde kıllanma görülür. Kızlarda göğüslerin gelişimi 10 yaşında başlar. Koltuk altı ve cinsel bölgede kıllanma 11 yaşında başlar. Adet kanaması 12-13 yaşlarında başlar. Her iki cins de çocuk yapmaya hazır değildir. Fiziksel ve psikolojik gelişim farklı olduğundan ancak 1-1,5 yıl sonra çocuk yapılabilir. Her iki cinste de boy uzar. Aşağı yukarı kızlarda 16-18, erkeklerde 18-20 yaşına kadar devam eder. 30 yaşına kadar gelişim devam eder. Milimetrik olarak uzar. Erken olgunlaşma kızlarda ve erkeklerde olumsuz sonuçlar doğurur. Kız çocuk dezavantaj, erkeklerde avantaj olarak görülür. Kızlarda toplumun beklentisi artar. Erkekler çok popüler olur ve kendilerine güveni artar. Ergenlik yaşı daha alt düzeye çekilmektedir. Bunda beslenmenin rolü büyüktür. Ergenlik döneminde karşılaştığı sorunları ise psiko-sosyal olarak toplumun beklentileri artıyor. Ve çocuk yetişkin muamelesi görüyor. Rol karmaşası içinde yeni olgunlaşan ilişkilere girmesi bekleniyor. Ergenlik sona erdiğinde cinsiyetin belirlenmesi gerekiyor. Kız ya da erkek olarak davranması gerekir. Bedenini etkin bir şekilde kullanması bekleniyor. Duygusal bağımsızlığını aileden kazanması gerekir. Ekonomik bakımdan bağımlı oldukları için karar veremiyorlar. Duygusal bağımsızlığını kazanması gerekir. En önemli sorun, duygusal olarak ayrılması ve bireyselleşmenin sağlanmış olması gerekir. Evlilik ve aile yaşantısı için hazırlık olmalıdır. Meslek seçimi belirlenmeli ve kendine göre yaşam felsefesi geliştirmelidir. Kendi davranışlarına rehberlik edecek dengelere sahip olmalıdır. Bütün kararların alındığı evredir. Hayatın anlamı nedir? sorusunu bulmakta zorlanır. Bunun için logo terapisi, anlam ve varoluşçu terapiyi uygulamalıyız. Bazı ergenlerin işi kolaylaşabilir. Bunda toplumun beklentisi, hazır olması, model aldığı kişilerin durumu önemlidir. Varolması için bazı problem çözme yöntemlerini bulması gerekir. Ergenlerin kullandığı savunma mekanizmaları vardır. 15-17 yaşları arasında hayal kurmayı çok kullanırlar. Artık birey yetişkinliğe girmektedir. Olumsuzları kullanma daha fazladır. Toplumsallaşma eleştiriye, sorgulamaya, analiz etmeye başlar. Karşı koymaya, isyan etmeye başlıyor. Kendine rehberlik eden değerleri sorguluyor, analiz ediyor.
a. Karşı koyma ihtiyacındadır. Kendi düşüncelerini ifade etmesi,
b. Sorgulama ve düşünme (Eleştirel ve analitik biçimde). Eleştirel biçimde hiçbir şeyi beğenmiyor (Kendisine ve ailesine). Analitik şekilde çok fazla detaylara inilerek olayların doğruluğunu bulma.
c. Farklı düşüncelerin peşindedir. Yaşama soyut bir anlam vermeye çalışır. Yaşam felsefesi bulmaya çalışır.
d. Mesleki beklentileri vardır. Öğrenme motivasyonu yüksekse bir önceki evreyi rahat atlatmışsa aklında bir meslek vardır. Kimlik bulabilmesi için meslek seçimi çok önemlidir.
e. Yaşam felsefesi bulmalıdır. Bazı politik tercihleri vardır. Değişmeden yanadır. Kişilerin hakları önemlidir.
f. Cinsel yönünün belirlenmesi gerekir. Çeşitli bozuk eğilimler, dönüşümler oluşabilir. Kısa süreli de olsa homoseksüel hayaller kurabilir. Cinsel eğitimin verilmesi gerekir. Cinsellik ve korunma yolları hakkında bilgi sahibi olması gerekir. Bilgileri genellikle arkadaşlarından edinir.
g. Ahlaki bazı bakış açıları gelişmiştir.
Ergenlik dönemini iyi geçirememiş kişiler depresyona girerler. Depresyonun nedeni:
- Reaktif (Gerçek bir kayıp vardır)Bireyin kendini kurtarıp daha iyi bir yere gelmesidir.
- Bireylerin toplumdan ve anne-babadan olumlu mesajlar alamaması
- Kendisinin başkaları tarafından önemsenmediğini düşünüyor.
- Gelecek hakkında sürekli karamsarlık halindedir. Hiçbir şeyin iyi olmayacağını düşünüyor.
Bireyin karşılaştığı sorunlar; aile ile ilişkiler, kendi kişiliği ile ilgili sorunlar, okulla ilgili sorunlar, gelecek korkusu .... vb. Ergenlik dönemi iyi gitmezse aşırı uyum görülür. Sorgusuz, sualsiz uyumdur bu. Ergen kendi kişiliğini bulduğu zaman özdeşim kurmayı bırakır. Bireyde biyolojik, sosyal, psikolojik alanda değişiklik oluyor. Kızlar 12 yaşında ergenliğe giriyor. Erkekler 14 yaşında giriyor. 21 yaşında bitiyor. Kimlik bulmaya çalışıyorlar. 11 yaş öncesi ergenliğe hazırlanış dönemidir. Hipofiz bezinin salgıladığı birincil cinsiyet özellikleri ile erkeklerde testesteron, kızlarda astrojen hormonudur. Testesteron, testis torbalarının gelişimini sağlar. Koltuk altlarında kıllanma ve ses kalınlaşması, 13-14 yaşlarında ilk ereksiyon, 13-16 yaşları arasında ise yüzde kıllanma görülür. Kızlarda göğüslerin gelişimi 10 yaşında başlar. Koltuk altı ve cinsel bölgede kıllanma 11 yaşında başlar. Adet kanaması 12-13 yaşlarında başlar. Her iki cins de çocuk yapmaya hazır değildir. Fiziksel ve psikolojik gelişim farklı olduğundan ancak 1-1,5 yıl sonra çocuk yapılabilir. Her iki cinste de boy uzar. Aşağı yukarı kızlarda 16-18, erkeklerde 18-20 yaşına kadar devam eder. 30 yaşına kadar gelişim devam eder. Milimetrik olarak uzar. Erken olgunlaşma kızlarda ve erkeklerde olumsuz sonuçlar doğurur. Kız çocuk dezavantaj, erkeklerde avantaj olarak görülür. Kızlarda toplumun beklentisi artar. Erkekler çok popüler olur ve kendilerine güveni artar. Ergenlik yaşı daha alt düzeye çekilmektedir. Bunda beslenmenin rolü büyüktür. Ergenlik döneminde karşılaştığı sorunları ise psiko-sosyal olarak toplumun beklentileri artıyor. Ve çocuk yetişkin muamelesi görüyor. Rol karmaşası içinde yeni olgunlaşan ilişkilere girmesi bekleniyor. Ergenlik sona erdiğinde cinsiyetin belirlenmesi gerekiyor. Kız ya da erkek olarak davranması gerekir. Bedenini etkin bir şekilde kullanması bekleniyor. Duygusal bağımsızlığını aileden kazanması gerekir. Ekonomik bakımdan bağımlı oldukları için karar veremiyorlar. Duygusal bağımsızlığını kazanması gerekir. En önemli sorun, duygusal olarak ayrılması ve bireyselleşmenin sağlanmış olması gerekir. Evlilik ve aile yaşantısı için hazırlık olmalıdır. Meslek seçimi belirlenmeli ve kendine göre yaşam felsefesi geliştirmelidir. Kendi davranışlarına rehberlik edecek dengelere sahip olmalıdır. Bütün kararların alındığı evredir. Hayatın anlamı nedir? sorusunu bulmakta zorlanır. Bunun için logo terapisi, anlam ve varoluşçu terapiyi uygulamalıyız. Bazı ergenlerin işi kolaylaşabilir. Bunda toplumun beklentisi, hazır olması, model aldığı kişilerin durumu önemlidir. Varolması için bazı problem çözme yöntemlerini bulması gerekir. Ergenlerin kullandığı savunma mekanizmaları vardır. 15-17 yaşları arasında hayal kurmayı çok kullanırlar. Artık birey yetişkinliğe girmektedir. Olumsuzları kullanma daha fazladır. Toplumsallaşma eleştiriye, sorgulamaya, analiz etmeye başlar. Karşı koymaya, isyan etmeye başlıyor. Kendine rehberlik eden değerleri sorguluyor, analiz ediyor.
Ergenler kendilerini iyi hissetmek isterler. Bunu başarmak için cinsellikle, ilaç almayla, alkol yoluyla halletmeye çalışırlar. Bu dönemde arayış içindedir. Oldukça zorlanır. Zorlanmanın nedeni çatışmadan kaynaklanıyor. Kendi yaşam deneyimlerini kullanmak istiyor fakat yetersiz kalıyor. Akran ilişkilerinde zorlanıyor. Topluma uyum sağlayamıyor. Duygularını kontrol edemiyor. Ergenlerde neler gelişiyor? Yeterlilik duygusu artıyor, karar verebiliyor, önemliliği artıyor. Güç kontrol sahibi oluyor. Akran gruplarında kendini daha rahat hissediyor. Ben Kimim? Sorusuna cevap bulabiliyor. Ne istiyorum? Amaçlarım ne olacak?
Tüm KPSS Rehberlik Ders Notlarına Ulaşmak İçin Tıklayınız
Tüm KPSS Rehberlik Ders Notlarına Ulaşmak İçin Tıklayınız
0 yorum:
Yorum Gönder