VAKIFLAR
Sayısız yaraya merhem oldunuz,
Sayısız yaraya merhem oldunuz,
Yuvasız yavruya yuva kurdunuz,
Her hizmeti önlerine serdiniz,
İnsan abidesi yüce vakıflar.
Hastalara ilaç alıp koştunuz,
Düşkünlere siz her zaman dostsunuz.
Hem kazaya, hem kültüre koştunuz,
Hizmet abidesi yüce vakıflar.
Sarılamayan yara kalmaz sayende
Çıkar gözetmeksizin sen bu gayende,
Kimsesizi güldürdük biz sayende,
Hizmet abidesi yüce vakıflar.
Amacın hep hizmet etmek insana,
Yardımını esirgemedin bana,
Nice saygı, nice hürmet hep sana,
Hizmet abidesi yüce vakıflar.
Hakkı ÇEBİ
VAKIF HAFTASI
Vakıf sözü ne demek,
Vakıf sözü ne demek,
Bunu herkes öğrensin;
Vakıf kuruluşların,
Ne olduğunu bilsin.
Hayır sever bir zengin,
Ya da devlet adamı,
Bir çeşme yaptırmışsa,
Suyu her an akmalı.
Şehirleri süsleyen,
Camilere iyi bak;
Yeni kuşak korursa,
Topluma yarar sağlar.
İnsanlık hazinesidir.
Vakıf ise bir hizmet,
Bizler hizmet edersek,
Gelişir medeniyet.
Adı her an anılır,
Yurda hizmet verenin,
Bir de vakıf olursa,
Ölmeden kalır ismin.
Sait KIRKGÖZLÜ
BİR BUĞDAY TANESİ
Sultan Süleyman kuşları çağırmıştı,
Bir tanesi zamanında gelemedi.
Sultan Süleyman öfkelendi,
Emrime karşı mı geliyorsun?
Seni cezalandırayım da gör, dedi.
Kuş, Süleyman’a dedi ki;
Sen koca bir sultansın,
Cinler, rüzgârlar emrinde senin,
Benim gibi bir kuştan ne istersin?
Dilersem yıkarım saltanatını senin.
Sultan Süleyman dedi ki;
Ey kuş, bu küçücük halinle,
Nasıl yıkacakmışsın saltanatımı?
Kuş dedi, ey sultan kendine güvenme,
Tacına, tahtına, gücüne güvenme.
Yakın şehirde bir vakıf var,
Kimsesizlere yardımı var,
Yolda kalmışa, garibe, yoksula,
Öksüze, yetime yardımı var,
Vakıf için ekilmiş bir tarlası var.
Uzatma ey kuş dedi Süleyman,
Bunun bizimle ne ilgisi var?
Ey Süleyman dedi kuş, beni dinle,
Şimdi uçup gider, vakıf malı tarladan,
Bir buğday tanesi, kapıp gelirim.
Ne olacak ki, bir buğday tanesinden?
Diye sordu sultan Süleyman.
Ey sultan, dedi kuş,
Bu buğday tanesi vakıf malıdır,
Senin malının içine atarım.
Bu buğday tanesi vakıf malıdır,
Bunda kurdun kuşun hakkı var,
Fakirin, yoksulun, kimsesizin hakkı var,
Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var,
Bu buğday tanesi saltanatını yıkar.
Ahmet YÜCEL
Bir tanesi zamanında gelemedi.
Sultan Süleyman öfkelendi,
Emrime karşı mı geliyorsun?
Seni cezalandırayım da gör, dedi.
Kuş, Süleyman’a dedi ki;
Sen koca bir sultansın,
Cinler, rüzgârlar emrinde senin,
Benim gibi bir kuştan ne istersin?
Dilersem yıkarım saltanatını senin.
Sultan Süleyman dedi ki;
Ey kuş, bu küçücük halinle,
Nasıl yıkacakmışsın saltanatımı?
Kuş dedi, ey sultan kendine güvenme,
Tacına, tahtına, gücüne güvenme.
Yakın şehirde bir vakıf var,
Kimsesizlere yardımı var,
Yolda kalmışa, garibe, yoksula,
Öksüze, yetime yardımı var,
Vakıf için ekilmiş bir tarlası var.
Uzatma ey kuş dedi Süleyman,
Bunun bizimle ne ilgisi var?
Ey Süleyman dedi kuş, beni dinle,
Şimdi uçup gider, vakıf malı tarladan,
Bir buğday tanesi, kapıp gelirim.
Ne olacak ki, bir buğday tanesinden?
Diye sordu sultan Süleyman.
Ey sultan, dedi kuş,
Bu buğday tanesi vakıf malıdır,
Senin malının içine atarım.
Bu buğday tanesi vakıf malıdır,
Bunda kurdun kuşun hakkı var,
Fakirin, yoksulun, kimsesizin hakkı var,
Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var,
Bu buğday tanesi saltanatını yıkar.
Ahmet YÜCEL
MİLLİ EĞİTİM VAKFI
Bir umut belirdi uzaklardan,
Bir güneş gibi parıldayan,
Açtı kollarını biz çocuklara,
Okumak isteyen biz yarınlara.
Milli Eğitim Vakfıydı bu güneşin adı.
Yetiştirdi bağrında sayısız fidanları,
Her bir fidan büyüdü sevgiyle ve bilgiyle,
Vatanın dört bir yanı geleceğe aydınlandı.
Bu değerli varlığın bilmeliyiz kıymetini,
Öğrencisi, öğretmeni birlikte elele,
Yüceltmeliyiz bu eğitim seferberliğini
Herkese duyuralım kalbimizdeki meşaleyi.
Cihangir ACU
Bir güneş gibi parıldayan,
Açtı kollarını biz çocuklara,
Okumak isteyen biz yarınlara.
Milli Eğitim Vakfıydı bu güneşin adı.
Yetiştirdi bağrında sayısız fidanları,
Her bir fidan büyüdü sevgiyle ve bilgiyle,
Vatanın dört bir yanı geleceğe aydınlandı.
Bu değerli varlığın bilmeliyiz kıymetini,
Öğrencisi, öğretmeni birlikte elele,
Yüceltmeliyiz bu eğitim seferberliğini
Herkese duyuralım kalbimizdeki meşaleyi.
Cihangir ACU
VAKIFLAR
Yardım, dayanışma özüdür onun
Sevgi ve kaynaşma sözüdür onun
Yurdunu yücelten elli milyonun
Gözbebeği canlı şanlı vakıflar.
Toplumun refahı için didinen
Yoksula yardımı ilke edinen
Hizmet yarışında ileri giden
Ata yadigarı şanlı vakıflar.
Dolaş gör yöreni, sathı vatanı
Yurtta vakıf kuran atanı tanı
Her yerde bir eser, bir canlı anı
Tarihi yansıtan şanlı vakıflar.
Vermeyi almaya tercih edenler
Mülkünü millete bahşeyleyenler
Dev eser bırakıp öyle gidenler
Rahmetle anarız sizi vakıflar.
İbrahim ATEŞ
Sevgi ve kaynaşma sözüdür onun
Yurdunu yücelten elli milyonun
Gözbebeği canlı şanlı vakıflar.
Toplumun refahı için didinen
Yoksula yardımı ilke edinen
Hizmet yarışında ileri giden
Ata yadigarı şanlı vakıflar.
Dolaş gör yöreni, sathı vatanı
Yurtta vakıf kuran atanı tanı
Her yerde bir eser, bir canlı anı
Tarihi yansıtan şanlı vakıflar.
Vermeyi almaya tercih edenler
Mülkünü millete bahşeyleyenler
Dev eser bırakıp öyle gidenler
Rahmetle anarız sizi vakıflar.
İbrahim ATEŞ
İlgili Bağlantılar
0 yorum:
Yorum Gönder